Bak şimdi ne kaldı,
Dünyanın gidişatına sağ ayağımı uydurabilmeye yeni alışmışken, sol ayağım pespembe bir çamurun içine saplanıp kaldı. Bir dudağı yerde bir dudağı gökte masal devleri misali, bir ayağım yerde bir ayağım gökte Picasso’nun resimlerinden biraz halliceyim.
Ben bir zamanlar güneşin etrafında uçan melekler görürdüm. Şimdi onların mavi kanatları çoktan yandı. Yanan kanatlarının acısından olsa gerek, pek bir mutsuz, pek bir insanca yaşamaya başladılar. Canlarının acısına acıdılar. Ve ben sırf eski yaralarım açılmasın, canım yanmasın diye, -biraz da utancımdan- onların yüzüne bakamıyorum artık. Gözlerinden akan yaşları görmezden gelip sağ ayağımla ağır aksak hayatıma devam ediyorum. Tıpkı bir zamanlar bana yaptığı gibi.
Ölmediğine şükredemeyecek kadar yoruyorum bu vücudu. Hissizleşmek istiyorum, ruhumun sesi çıkmasın diye.
Öyle güzel, öyle hazin hazırlıyorum ki sonumu, gömmeye kıyamayacaklar…
…………………………………
Bak şimdi ne kaldı,
Kemikleri kırılmış bir çift kalp
Kanatsız mutsuz eski melekler, artık mavi de değiller üstelik.
Ben; tek bacaklı, bir tarafı yanık Picasso modeli
………………………………..
Acıyalım mı?
Acıtalım mı?
4 Mart 2009 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum:
Hımmm..
kapak konusu bu... 10 yıldızlı 10 puan
Yorum Gönder